Bakire Kuzenimle İlk Defa

Merhaba ben Mert, 29 yaşında, bekar biriyim. Boyutundan geçen inanılmaz bir olayı anlatacağım; kuzenim Zeynep'le yaşadığım o çılgın geceyi. Zeynep 19 yaşında, esmer, minyon tipli, ama dolgun kalçaları ve diri göğüsleriyle tam bir afet. Ailemle yazlıkta buluşmuştuk, Zeynep de oradaydı. Bakirenin kayıtlı olduğu, bu yüzden ona karşı hep mesafeliydim. Ama o gece her şey değişti, hem de nasıl!

Yazlığın atmosferinde oturuyordu, herkes uyumuştu. Zeynep, “Mert, hava çok güzel, biraz sohbet edelim mi?” dedi. Üzerinde kısa bir şort, askılı bir tişört vardı, kolları ve göğüsleri önündeydi. “Tabii” dedim ama içeride bir şeyler değişmiyordu. Yan yana uzandı, yıldızlara bakarak eli kıvrılma koydu. “Mert, hiç sevgilin olmadı mı?” diye sordu. “Oldu ama ciddi bir şey değil” dedim, o da “Benim hiç olmadı, bakireyim” dedi utangaçça.

O an göz göze geldik, kalbi hızlandı. “Zeynep, nesin?” dedim, ama o parçalarma yapıştı. Şaşırdım, “Dur, bu yanlış” dedim ama içeride bir ateş yanıyordu. “Mert, seni istiyorum, ilk sen ol,” diye fısıldadı. Bir kontrolü kaybettim, onu öpmeye başladım. Dili ağzımda dolaşırken parçalarının etiket kartı, göğüsleri küçüktü ama taşlardı. “Zeynep, emin misin?” dedim, o da “Evet, lütfen” diye yalvardı.

Şortunu indirdim, altında beyaz bir külot vardı, hafif inceliği belli oluyordu. “Çok güzellersun” dedim, o da utandı ama bacaklarını ayırdı. Kraliçesini sıyırdım, tertemizdi, hiç dokunulmamış özelliklerdeydi. Dilimle uğraşıyordum, yaşıyordum, Zeynep inlemeye başladı, “Ohh Mert, ne yapıyorsun bana?” dedi. Klitorisini emdikçe titriyordu, “Devam et, çok güzel” diye mırıldandı. Parmaklarımı hafifçe içeri soktum, daracıktı, “Acıyor mu?” dedim, o da “Azıcık, ama dur” dedi.

Pantolonumu çıkardım, aletim dimdik engellerdi. “Mert, çok büyük” dedi korkuyla, ben de “Yavaş yapacağım, rahat ol” dedim. Terasın minderine uzandım, bacaklarını ayırdım, aletimi amına sürmeye başladım. Islaklığı beni ıslattı, “Sok artık,” diye inledi. Ucunu bedenim ittim, Zeynep'in yüzü gerildi, “Acıyor ama güzel” dedi. Biraz daha bastırdım, birden içine sıkıştırıp, sesi attı ama ağzını kapattım, “Sessiz ol, uyanırlar” dedim.

İçinde gidip gelmiyordum, darlığı inanılmazdı, hareketimde zevkten uçuyordum. “Mert, daha hızlı” dedi, ben de tempoyu artırdım. Bakireliğini hem yasak hem de ekonomikti. Göğüslerini sıkıyordum, boynunu öpüyordum, Zeynep, “Sik beni Mert, hepsini ver,” diye yalvarıyordu. Teras sallanıyordu, minderler kayıyordu, ama durmadım. “Zeynep, çok tatlısın” dedim, o da “Sen de öyle, keşke daha önce yapsaydık” diye inledi.

Pozisyon değiştirildik, onu kucağıma aldım. Aletim içinde kayarken göğüslerini yapamıyordum, Zeynep çıldırmıştı, “Geliyorum Mert, duruyor!” diye bağırdı. Kasılmaya başladı, aletimi sıkıyordu, ben de dayanamıyordum, “Zeynep, çıkıyorum” dedim ama o “İçime boşal, lütfen” diye yalvardı. O an patladım, içini doldurdum, titreyerek kucağa yığıldım.

Bir süre öylece duyuldu, nefeslerimiz düzelene kadar. “Mert, bunu yapabilir” dedi, ben de “Sen harikasın” dedi. Ama bitmemişti. Gece boyunca devam ettik. Terastan odama geçtik, yatağa yatırdım, bu sefer domalttım. Kalçaları muhteşemdi, tekrarla, “Daha sert” diye inledi. Saçlarını çektim, kalçalarına şaplak attılar, “Ohh Mert, dağıt beni!” diye bağırıyordu. Sabaha kadar sikiştik, her yerde, her köşesinde. Bakırlığını kaybetmiş geceyi muhteşem kıldık.

O yazlık tatili boyunca gizlice buluştuk, onu sikiş daha çılgın, daha tutkuluydu. Zeynep artık bakire değildi, ama benim olmuştu.