Her şey yağmurlu akşam başladı. 25 yaşındaydım, üniversiteden yeni mezun olmuştum ve bir reklam ajansında işe başlamıştım. Hayatım hızlıydı, ama içeride hep bir eksiklik vardı. Erkeklerle birkaç ilişkim olmuştu ama hiçbirinde tam olarak hissetmemiştim. O akşam iş çıkışı bir kafeye gittim, yağmur yağıyordu, sırılsıklam olmuştum. İçerisinde bir kahve söylendi, kamera aralıkları yağmuru izliyordu. Sonra geldi. Adı Melis'ti, kafede barista olarak çalışıyor. Uzun kahve saçları, yeşil gözleri ve dudaklarında hafif bir gülümseme vardı. Kahvemi getirirken, "Islanmışsın, üşümeyesin" dedi, sesi böyle yumuşaktı ki, içim ısındı. "Teşekkür ederim" dedim, gülümseyerek. Bir süre sonra kafe boşaldı, vardiyası bitti, yanıma oturdu. "Buraya sık gelir misin?" diye sordu, gözlerime bakıyordum. "Ara sıra" dedim, "bugün tesadüf." Sohbet etmeye başlayan, hayatta kalan, ayrılan, küçük arkadaşlarıyla konuştuk. Gün boyunca konuşmak öyle kolaydı ki, zaman zaman nasıl geçtiğini anlamadım. "Yağmur dindi, biraz yürüyelim mi?" dedi, eli masada benimkine yaklaştırdı. "Olur" dedim, kalp hızlandı. Dışarı çıktık, sokaklar ince ve sessizdi, yan yana yürüdük. Bir parka geldiğimizde, bankada yoğunlaşmış, sokak lambalarının ışık dünyası vuruyordu. "Biliyor musun" dedi, "seni ilk evliliğinde bir şey hissettim." Yutkundum, "Ne gibi?" dedim, sesim titriyordu. Elini ortadan kaldırdı, parmakları bu şekilde değişen değdi ki, içeride bir sıcaklık gösteriyor. "Bilmiyorum" dedi, "ama güzel bir şey." Bana yaklaştı, nefesini yüzümde hissettim, sonra parçalarınıma değdi. Öpüşmeye başladık, öyle yumuşak, öyle duyguluydu ki, sanki ilk kez yaşıyordum. Ellerim saçlarına gitti, o ise elini yanağına koydu, beni kendine çekti. "Bu doğru mu?" diye sordum, nefes nefese. "Doğru mu hissettiriyor?" dedi, gözlerime bakıyorum. "Evet" dedim ve tekrar yürüdüm. "Evim buraya yakın" dedi, sesi alçaldı. "Gidelim" dedim, gizli çekimde baskın çıktı. Dairesine gitti, kapıyı kapattığında toplanırken. Öpüşürken bluzumu çıkardım, o da tişörtünü attı, tenlerimiz buluştuğunda her şey o kadar doğal, o kadar sıcaktı ki, tutuldum. Yatağa uzandık, onların boynuma kaydı, elleri bedenlerinde dolaşırken nefesim hızlandı. "Daha önce bir kadınla oldun mu?" diye sordu, merakla. "Hayır" dedim, utangaçça. "Ben de ilk değilim" dedi, gülümseyerek, "rahat ol." Öyle yaptım. Bedenlerimiz bir ritimle buluşuyor, onun dokunuşu, onun öpücüğü, sanki bir dans gibi. Ter içinde nefesler toplanırken, o kadar yoğun, o kadar gerçek ki, zaman kayboldu. Sabah programlarındaki Melis oradaydı, uyuyordu, yağdığa yayıldı. Sessizce kalkarım, mutfakta kahve yaptım, kokusuyla ortaya çıkar. "Günaydın" dedi, gözleri parlıyordu. "Günaydın" dedim, "dün gece..." "Harikaydı," dedi, sözü kestim. O gün, kendimle yüzleştim. Melis'le kalmayım o lezbiyen gece, sırrı arayışı bitirmiş, beni kurtarmıştı. Bir hata değil, bir bozulmati. Melis'le görüşmeye devam ettik, bazen kahve içtik, bazen gecelerimiz uzadı.
Ben Ayşe, 43 yaşında, kocam beş yıl önce öldü, oğlum Can’la yalnız yaşıyoruz. Can, 22 yaşında, uzun boylu, kaslı, son zamanlarda bana garip bakıyor...
Ben Eda, 27 yaşında, bir yıllık evliyim, kocamla güzel bir hayatımız var ama yatakta pek ateşli değil, cinsellikte amatör sayılırım. Mahallenin bak...
Ben Mert, 22 yaşında, üniversite öğrencisiyim. Ablam Derya, 28 yaşında,...
Ben şu anda 33 yaşında evli biriyim. Benim...
Ben Aslı, 24 yaşında, sevgilim Mert’le iki yıldır birlikteyiz, cinselli...
Ben Ceren, 18 yaşında, liseliyim, son sınıftayım. Okul müdürü Hakan Bey...
Ben Ozan, 24 yaşında, bekarım, evde kız kardeşim Ece’yle yaşıyoruz. Ece...
Alt komşularım dul 37 yaşındaki bir anneyle 19 yaşındaki kızıydı.annesi çok bakımlı,sarışın,balık etliydi.hep etek giyer,bazen minili dolaşır beni ...
Ben Emre, 24 yaşında, bekarım. Amcamın karısı Ayşe yengem, 35 yaşında, esmer, götü taş gibi, memeleri bluzdan fırlayan bir afet. Amcam iş için süre...
Ben Ozan, 24 yaşında, bekarım. Teyzem Gülay, 38 yaşında, dul,...