Tamircinin Sikini Amıma Döşedim

Selam, ben Ece, 34 yaşında, dul bir kadınım. Kocam dört yıl önce vefat etti, o zamandan beri yalnızım. Size mahalledeki tamirci çocuk Umut'la dükkânda yaşadığım o çıldırdığım geceyi anlatacağım. Umut 25 yaşında, esmer, kaslı, kirli sakallı bir delikanlı. Dükkânına her gittiğimde gözüm sikine takılıyordu, ama genç diye hep korunmadım frenlendim. Ta ki o gece amma çakıp beni uçurana kadar. Her şey bir akşam çamaşır makinesi arızalanmaya başladı. “Umut, bi bakar mısın?” diye dükkânına gitti. Üzerimde ince bir etek, üstümde dar bir bluz, göğüslerim fırlıyordu. “Tabii Ece abla, geç içeri” dedi, gözler eteğime kaydı. Dükkâna girdik, makineyi gösterdiğimde eğildim, etek sıyrıldı, tangam göründü. “Ece abla, neden böyle eğiliyorsun?” dedi sırıtarak. “Umut, götüm memem amımı ıslatıyor, ne yapayım?” dedim, içindeki her şey boşaldı. O an gözleri parladı, eli eteğime attı, “Abla, bu ne ateş lan?” dedi. “Şikinle yak” dedim, dudağına yapıştım. Öpüşürken dilimi boğazına soktum, elleri bluzumun cüzdanı, sütyen yoktu, göğsüm avucunda eridi. “Ece, bu yanlış” dedi ama sesi titriyordu. “Yanlışsa niye amım elimde?” dedim, eteğimi sıyırdım. Altında siyah tanga, amım sırılsıklam, tangadan taşıyordu. Dükkânın tezgahına oturttum, parçalarını ayırdım, “Umut, ne bekliyorsun?” dedim. “Amininin durumum” dedi, tangamı yırtıp attı. Dilini amıma gömdü, klitorisi emerken kendimden geçtim, “Ohh Umut, sik gibi yalıyorsun!” diye inledim. Parmaklarını soktu, daracık amım sikini bağırıyordu, “Sik beni Umut, amım tutuşuyor!” diye yalvardım. Üç parmakla amımı siktirdi, sularım tezgahıa damlıyordu, “Umut, bu ne sik lan amına koyim!” o da “Amini patlatayım mı?” diye gürledi. Pantolonunu indirdi, siki 23 santim, kazık gibi, “Bu ne amına koyim!” Korkuyla dedim. “Yavaş sikerim” dedi ama palavra, bacaklarımı omuzuna aldı, sikini amıma dayadı. “Sok, amımı yırt!” dedim, fişi itti, darlığım sikini sıkıyordu, “Ece, kocan bunu sikmemiş mi?” dedi. Kökledi, inledim, “Sik beni Umut, amımı bitir!” diye bağırdım. Vurmaya başladı, tezgah çatırdıyordu, “Hızlı, daha sert, kocasının sikmediği gibi sik!” diye tempo istedim. Domaldım, dükkânın yağ tenekesine saklandım, “Götten mi?” “Hayır, amma çakacaksın” dedim, elleriyle kıçımı ayırıp tekrar soktum. Saçlarımı çekti, götüme şaplak attı, “Ohh Umut, sikin amımda patlasın!” diye bağırdım. Siki amımda kayarken zevkten uçuyordum, “Umut, dul amı böyle mi sikilir?” dedim, o da “Senin şampiyonum, sikicem doya doya!” diye inledi. Vurdukça şap şap ses çıkıyordu, dükkân inliyordu, terden sırılsıklamdık. Arkada geçtik, eski kanepelere uzandım, parçalarım vardı, amma gömdü. Memelerimi emdi, uçlarını ısırdı, “Umut, içime boşal, amımı dölle!” dedim. “İçine mi?” dedi, “Evet, amım dölle taşsın!” diye yalvardım. Hızlandı, kanepelere gıcırdıyordu, titreyerek boşaldım, “Sik beni, geliyorum!” diye bağırdı. Amım sikini sıkarken o da patladı, dölleri amıma fışkırdı, taşakları boşalıyordu. Yetmedi, sabaha kadar siktirdim. Dükkânın motor tezgahında domaldım, “Dükkânı amımla kirletiyorum” dedim, “Sikimle yıkıyorum” dedi. Göttüme vura vura amımı siktirdi, “Daha sert, amım kavrulsun!” diye bağırdım. Depoda ağzıma verdi, sikini boğazına daldı, “Kocam bunu yemezdi değil mi?” “Senin ağzının amından tatlısı” dedim. Sabaha kadar her köşede, her yerde sikiştik, yorgunluktan bayıldık. “Kimse bilmesin” dedim, “Şikin bende kalsın, yeter” dedi. O gece Umut'u makinesi bozulduğunda, her fırsatta amım götüm dağıldı. Dül amı böyle sikilirmiş amına koyayım, anlaşılan çıkmıyor!